Nedret Denizhan'ı Kaybettik, Türk Tiyatrosu Yas Tutuyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Türk tiyatrosunun önemli isimlerinden biri olan Nedret Denizhan'ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyor. Sanatçının vefatı, tiyatro camiasında büyük bir yas ortamı oluşturdu. Kederli ailesine, dostlarına ve tüm sevenlerine başsağlığı dilekleri iletiliyor.

Nedret Denizhan için 25 Aralık 2025 tarihinde saat 11.00’de Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde bir tören düzenlenecek. Törenden sonra, aynı gün Üsküdar Şakirin Camii’nde öğle namazının ardından kılınacak cenaze namazı ile Denizhan, Hekimbaşı Mezarlığı’na defnedilecek.

1946 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Nedret Denizhan, tiyatro kariyerine 1954 yılında, daha sekiz yaşındayken İstanbul Şehir Tiyatroları Çocuk Bölümü’nde başladı. On yıl boyunca, çeşitli oyunlarda oyuncu ve reji asistanı olarak görev aldı. 1964 yılında Aydın Gün'ün daveti üzerine “Şehir Operası”na geçiş yaptı ve burada konduvitlik ile reji asistanlığı yaptı. Operetlerde de rol alarak kariyerine devam etti. Şehir Operası'nın kapanmasının ardından İstanbul Şehir Tiyatroları’na geri dönen Denizhan, burada oyunculuk, yardımcı yönetmenlik ve sahne direktörlüğü gibi çeşitli görevlerde bulundu.

1974 yılında Muhsin Ertuğrul tarafından bilgi artırımı amacıyla Almanya’ya gönderilen Nedret Denizhan, 1977’de yönetmenlik kariyerine adım attı. 1980-1988 yılları arasında yönetmenlik ve dramaturg olarak görev yaptı. Ayrıca radyo tiyatrosu ve film seslendirme yönetmenliği gibi alanlarda da çalışmalar yürüttü.

Nedret Denizhan, İstanbul Şehir Tiyatroları'nda yönettiği eserlerle de tanınıyor. "İçerdekiler", "Çulsuzlar", "Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe", "Şampiyonlar", "Bir Garip Oyun", "Küçük Nasrettin", "Derya Gülü", "Sekiz Kadın", "Kim Kimi Kimle", "Yaprak Dökümü", "Balıkesir Muhasebecisi", "Kahvehane" ve "Figaro’nun Düğünü" gibi önemli oyunlar, onun yönetiminde sahnelenmiş eserler arasında yer alıyor.

Nedret Denizhan'ın tiyatroya kattığı değerler ve onun sanat anlayışı, gelecek nesiller tarafından da hatırlanacak. Türk tiyatrosunun bir duayeni olarak anılan Denizhan, ardında bıraktığı eserler ve etkilediği sanatçılarla her zaman anılacak. Tiyatro camiası, bu kaybın acısını derinden hissederken, sanatıyla yaşatacağı mirası da unutmayacak.